Yunanca bir kelime olan enourein (idrar boşaltmak) kelimesinden türeyen enüresis, gece veya gündüz istemsiz olarak idrarın kaçırılması anlamına geliyor. Bu durum çocuğun doğumundan beri devam eden (prime enürezis) tipte veya bir süre idrar kontrolünün olup sonradan bozulduğu (sekonder enürezis)şekilde olmak üzere iki ana tipte incelenir.
Hastanın ayrıntılı bir öyküsü alınmalı ve öyküde aşağıda bahsedilen şu hususlara dikkat edilmelidir:
Bu durumları 3 günlük işeme çizelgesi ile belirledikten sonra, altta yatan bir ek hastalığın olmadığı da tesbit edilip ardından ayrıntılı olarak fizik muayene gereklidir.
Fizik muayenede:
Yukarıdaki muayeneler sayesinde ek patolojiler tesbit edilerek, tedavinin doğru yönde ilerlemesi sağlanır. Aksi takdirde yıllarca tedavi edilemeyen enürezis vakaları ile karşılaşmak kaçınılmaz olur.
Aşağıda sayılan testlerin yapılması doğru tanı için yardımcı olacaktır.
Hastanın başarısının pozitif olarak desteklenmesi sıklıkla yardımcı olabilmektedir. Mesanenin tama yakın boşlatılabilmesi için uygun işeme postürü için gereken şartlar oluşturulmalıdır (dik postürde oturma, ayakların bir tabure ile desteklenerek rahat bir işeme pozisyonu). Ayrıca bu hastalar için etkili olan yegane tedavi modalitesi, alarm cihazları ile birlikte desmopressin tedavisidir. Hastanın yaşına ve kilosuna göre doz ayarlaması yapılır. Alarm cihazları ile birlikte ilaç kullanımı daha başarılı sonuçlar elde edilmesini sağlamaktadır.
Tedavinin ilk aşaması şunları içermelidir:
Eğer bu yaklaşımlarla 3 ay sonrasında mesafe kat edilemezse alarm ve desmopressin tedavisi düşünülmelidir. Burada hastanın cevabına göre doz titrasyonu gerçekleştirilebilir ve yanıtına göre birkaç ay ile birkaç yıl sürebilecek tedaviler planlanabilir.